3 Şubat 2014 Pazartesi

günün hasılatı

dünün hesabını gece uykumda gördüğümden olsa gerek, günün aydınlandığını geç fark ettim. gerçi perdemi aşıp odamı aydınlatan güneş hayet cüretkardı. ulaşmadığı bir nokta kalmamıştı.
- kamer hadi kalk artık. Üsküdar ı bırak amerıkada sabah oldu :) der gibiydi.
bir yandan zır zır ötmeye başlayan telefonlar ve cevap bekleyen müvekkiller ile salondan gelen sesler de uyanmam gerektiğine işaret ediyordu.
teeee Tuzla dan İstanbulun öte ucundan bizim yakaya gelmişti Halam. Evet sabah sabah! halam gelmişti. gerçi vizyona giren film - http://www.sinemalar.com/film/222340/halam-geldi ) yüzünden halam geldi demeye de utanır olduk. yine de kızlara özgü zannedilen birşeyin deşifre olması sosyal bilinç açısından iyi bir şey.

neyse konuya dönersek, Halam anne ve babamla yaptığım kahvaltıdan sonra mesaiye başlamak icap etti. Adliye icra daireleri müvekkiller telefon görüşmeleri derken mesai kotamızı doldurduk. bir dosyamdan tahsilat olması ve diğeri için gün sayıyor olmak da elbette mutlu etti.

Lakin işleri bitirdikten sonra Polatcan ile sohbet etmek onun mekanında yemek yiyip sohbeti çayla demlendirmek en güzeliydi. hani bazen güzel tesadüfler olur ya. yüzünüze tebessüm olup konuverir size düşense sadece o tebessümün hakkı olan şükrü eda etmektir. işte bugün aynen öyle oldu elhamdulıllah. odaya girdiğimde bilgisayar ekranında Kitaro nun videosunu ( http://www.youtube.com/watch?v=PwqkqYHOOTk ) gördüm ve Polatcan onu dinliyordu. birden o notalarla yıllar öncesine üniversite zamanıma gidiverdim.  ne güzel zamanlardı. kamerin kamer olduğu o sanal alemin büyülü atmosferini özlediğimi fark ettim birden...

sonra derin bir sohbet, bilinç den hayatı sorgulamaktan içinde olduğumuz mesleki sorunlardan ve daha nice şeylerden. sohbet ilerledikçe çaylar yenilendi. gelen bardakların buharı ile ortam daha da sıcak bir atmosferle güzelleşti. hasılı bir ağabeyimin deyişi ile, seyehat ettim dostları gördüm sıhhat buldum. sabahkı huysuzluğumdan hayata öfke ile bakan kamerden eser kalmadı. oradan çıkarken yüzümde içten bir tebessüm ve yaşam doldum adeta. Elhamdulillah..

sonra ofis yarınki iş planları yığılan evrakları düzenleme çabası. sonra annemin araması ve "annem kızıyor" düşüncesi ile işleri çantaya doldurup eve varış...

haftasonu gaza gelip saçları kestirmek yetmedi bir de bakım işine giriştim. kuaförün önerdiği yağı süreyim dedim sürmez olaydım. Yılan yağı saçı besler ve sağlıklı uzamasını sağlarmış. aman allahım zaten yılanın soğuk bir hayvan olduğunu bilirdim adeta bende kendımden soğudum. o nasıl ir kokudur. o nasıl derin bir esanstır of aman ya rabbım. kendı kokuma kendım dayanamadım. sonra şampuanla yıkadım yıkadım. sonra jel sonra yüz yıkama jeli derken burnum karıştı tüm kokular birbirine girdi. kişisel bakım alanında yaptığım bu son hezimetten sonra kendimden tiksindim. bir daha mı.. tövbe. en azından uzunnnn bir süre..

bu kokulu halimle bile işe güce devam ettik. paşamla oturup 2014 ocak ayı bütçe değerlendirmesi yaptık. genel olarak iyi bir işletme imişim ama 3 aylık risk dönemım varmış. yanı 4. aya çıkmak için iyi bir birikim yapmam lazım. yoksa SOS vereceğim Allah muhafaza.

maddi manevi değerlendirme yaptıktan sonra ev ahalısının aylardır değişmeyen düğün dernek gündemine geldik. Aynen vizyondaki filmde olan traji komik haller bizde de mevcut. hele bir tane de değil çifte düğün yapıyoruz. Allah mutlu mesut etsın ne diyim. kardeş olarak elimden gelen desteği elbette esirgemeyeceğim...

ve şimdi.. beni bekleyen bir boşanma, bir tespit davası, bir ecri misil bedeli ve bir de menfi tespitle geceye yol alıyorum ki sabah gireceğim duruşmalara hazır olayım.haklı bulunayım....

Ebu Hanife den öğrendiğimiz gibi herşeyin sonunu dua ile bitirelim. Rabbım işlerımızı kolay kılsın. Zorlaştırmasın. amın..

1 yorum:

  1. saç bakımı için kokusunun seni rahatsız etmeyeceği am asaçlarını da kuvvetlendirecek aynı zamanda cebini de yakmayacak çözümler ben de canım:) dilersen yardımcı olabilirim zaten güzel olan kamerin daha da bakımlı hale gelmesine...:)

    YanıtlaSil